İşinizi Portföy Yönetir Gibi Yönetin
- Ma2 Financial Consulting
- Feb 3, 2021
- 2 min read

Hep deriz ki, “risklerinizi takip edin ve yönetin ki, beklenmedik bir durumla karşılaştığınızda, işiniz çok hasar görmesin”. Tecrübeyle sabittir ki, o veya bu sebeple Türkiye’de ve hatta tüm dünyada 3-4 senede bir, o “beklenmedik durumlar” gerçekleşir. Aslında günümüzde, “beklenmedik” ifadesi yerine “3-4 yılda bir olması beklenen” ifadesinin kullanılması sanırım daha doğru olacak. Bu “beklenen durum” hakkında bilmediğimiz şey, nereden vuracağı. Global mi olacak, yerel mi, doğal afet mi olacak, kur şoku mu, veya günümüzdeki gibi salgın mı olacak ya da ticaret savaşının ortasında mı kalacağız?
Başımıza öyle ya da böyle, bir şey geleceğini kabul ettikten sonra, bununla nasıl başa çıkacağımıza odaklanabiliriz. Nereden saldıracağını bilmediğimiz bir düşmanla savaştığımıza göre, farklı durumlarda, şirketimizi hayatta tutacak, yani işimizi sürdürülebilir kılacak önlemler almamız lazım. İşte burada portföy yönetimi mantığı devreye giriyor. Portföy yönetimine basit bir örnek verelim, “paranın birazını dövize, birazını altına, birazını borsaya, birazını da TL mevduata y
atırın ki, birisi düşerse, diğeri çıkar, ortalamada fena olmasa da kazanırsın, en azından anaparanı kaybetmezsin”, bir çeşit sigorta gibi. Buna “sepet yapma” da deniyor, yani belli bir piyasa koşulunda farklı yönde hareket edecek ürünleri bir araya getirme mantığı.
Risk getiri dengesi mantığını şirket yönetimine nasıl dönüştüreceğiz?
Şimdi bunu şirket operasyonlarına uygulayalım. Örneğin, bir temizlik şirketiniz var, ev ve iş yerlerine temizlik hizmeti veriyorsunuz, ek olarak kullandığınız temizlik malzemelerini de satıyorsunuz. Asıl yüksek ciro temizlik hizmetinden geliyor, bu bölümün kar oranı da hayli yüksek. Diğer tarafta, temizlik malzemeleri satışınızda, ciro da karlılık da düşük ama artık orada standartlaşmış bir aylık satış var, karı düşük olsa da, mevcut müşterilerinizi kırmamak için bu satışı yapmaya devam ediyorsunuz. İlk bakışta, karlılığı az olan kanalı kapatın, boşuna uğraşmayın der gibi bir görüntü olsa da, o kısım, kriz zamanlarında şirketinizin hayatta kalmasını sağlayacak kısımdır.
Yine portföye dönelim, neden tüm paranızı borsaya yatırmıyorsunuz da bir kısmını TL mevduata yatırıyorsunuz? Az da kazansanız, riski düşük diye, değil mi? Hepsini borsaya yatırsanız, çok kazanabileceğiniz gibi, aksine hiç kazanamayabilir ve hatta anaparanızın bir kısmını kaybedebilirsiniz de. Temizlik şirketinde de öyle, tüm işinizi temizlik hizmetine bağlarsanız, kriz anında, hizmet kanalında talep düşünce, hayatta kalma şansınız azalabilir. Aynı kriz anında, şirketinizi ayakta tutacak şey, müşteri talebinin farklı yönde hareket ettiği bir iş kanalı olan, temizlik malzemeleri satışı olacaktır.
Risk getiri dengesi
Finansal dünyada, yatırımların getirisi riske göre değişir, düşük riskli ürünlerin getirisi düşük olur, yüksek riskli ürünlerin getirisi yüksek. Riski düşürmek için yatırım sepetinize eklediğiniz bazı ürünler aslında arzu ettiğiniz getirinin bir kısmından vazgeçmenize neden oluyor. Ancak, bunun karşılığında, kriz zamanlarını güvenle geçirme konforuna sahip oluyorsunuz. Temizlik işinde de portföy mantığında olduğu gibi, kriz zamanlarında temizlik hizmetine olan talep düşecek ve hatta duracaktır; ama, karı düşük olan diğer kanal, temizlik malzemesi satışı devam edeceğinden, hatta kuvvetle muhtemel artacağından, oradan düşük de olsa
elde ettiğiniz kar ve likidite, şirketinizin krizi atlatmasını sağlayacak ve sizi yine o güzel yüksek karlı temizlik hizmeti sattığınız günlere taşıyacaktır.
Comments