top of page
Search

BELİRSİZLİK DÖNEMİNDE FİNANSAL YÖNETİM

  • Ma2 Financial Consulting
  • May 18, 2020
  • 2 min read

Tüm dünyada dengelerin alt üst olduğu “korona döneminde”, işletmeler finans yönetiminde ciddi şekilde zorlanmaktalar. Piyasalar nasıl bir hal alacak, işletme bu hal içinde nasıl performans gösterecek, bunu tahmin etmesi imkansız denecek kadar zor. “Borçlanmalı mıyım, tasarrufa mı gitmeliyim, ucuza mı satmalıyım, ilk neyi kontrol etmeliyim, ne yapmalıyım ki, şu sıkıntılı dönemi kazasız belasız atlatayım” diyen çok sayıda işletme sahibi var şu dönemde.

Bunların cevabını bulmanın iki yolu var, birisi en çok kullanılan yol olan “hissiyat” metodu, yani işletme sahibinin hislerine göre karar verdiği metod. Amacımız bu metodu küçümsemek değil, aksine tecrübeli iş insanlarının, 6 ay sonrası için olası farklı durumlarda nasıl sonuç alabileceği ile ilgili epeyce doğru öngörüleri vardır. Bizim, finansçılar olarak, böyle bir yeteneğimiz olmadığı için, “hissiyat” metodunu işletme sahiplerine bırakarak, “senaryo analizleri” metoduna odaklanalım.

İşletmeler için üç temel senaryo bulunmalıdır; baz senaryo, en iyi senaryo ve en kötü senaryo. Baz senaryo, işlerin geçmiş dönemlere göre ortalama bir büyüme, ya da sabit kalma beklentisi ile devam ettiği senaryodur. En iyi senaryo, ortalamanın üzerinden büyüme senaryosu, en kötü senaryo ise kriz veya çalkantılı dönemler için düşünülmüş, işlerin küçülmesi senaryosudur.

Senaryo analizi, satış, yani gelir tahmini ile başlar. Gelir tahmini demek “şu kadar ciro yaparım” demek değil, şu kadar adet/ton/m2 gibi birim tahmini ve beraberinde satış fiyatı tahmini demektir. Neden? Senaryoları analiz edeceğimiz için, olası adet/ton vs değişiminde, ya da olası fiyat değişiminde, işletmenin başına neler geleceğini görebilmemiz için. Birim satış ile fiyatı çarptığımızda zaten “şu kadar ciro yaparım”ı bulmuş oluruz.

İkinci sırada, bu satışın yapmanın bize maliyetini bulmamız lazım. Birim olarak adet kullanırsak, toplam maliyetimizi hesaplayabilmek için, adet ve birim maliyeti bilmemiz lazım. Adet belli, gelir tahmini için hani adedi kullandıysak, o. Peki birim maliyet? Bunu bulabilmek için, maliyet detaylarımıza inmemiz lazım. Yine, senaryo analizi yapacağımız için, maliyetlerimizdeki olası değişikliklerin işletmemiz için doğuracağı sonuçlara kolaylıkla ulaşabiliyor olmamız gerekir. Örneğin, kur değişiklikleri, emtia kullanıyorsak, fiyatlardaki değişimler maliyetlerimizi belirgin şekilde değiştirebilir.

İşin en zor kısmını tamamladıktan sonra, sıra, kira, seyahat, kırtasiye gibi, sabit harcamalarımızı tahmin etmeye gelir. Bunların bir çoğu satışa göre pek değişmez, sabit kalır. Ek olarak, personel harcamaları, yapılacak yatırımlar da, yine tahmin edilmesi gereken diğer kalemler.

Bunların sonucunda, önümüzdeki dönemde ne kadar satarsak, hangi fiyattan satarsak, kur kaç olursa, maliyetlerimiz nasıl olursa gibi farklı durumlarda, ne kadar kar veya zarar edebileceğimizi ve ne kadar nakite ihtiyacımız olabileceğini görebiliriz. Artık elimizde evirip çevirip farklı durumlarda başımıza neler gelebileceğini görebileceğimiz bir oyuncağımız olur. Önlemlerimizi en kötü senaryoya göre alıp, hedefimizi en iyi senaryoya göre belirlersek olası krizleri güvenle atlatacağımız gibi, ortam müsaitse yapabileceğimizin en iyisini de yapabiliriz.

 
 
 

Comments


bottom of page